Song Page - Lyrify.me

Lyrify.me

Babam ve Kırık Oyuncaklar by iir! Lyrics

Genre: rap | Year: 2020

[Intro: Cansu Türedi]
Çocuktum, büyüyordum
Nasıl büyütüyordum dünyayı içimde nasıl sığamıyordum dünyaya? Sorma bana benim canım düğüm nedir, nedir yazgı?
Ateş, büyüyendir insanla
İnsan ateşle oynamasa, ateş oynar insanla

[Köprü: Şiir!]
Uçurtmamız nerde bizim?
Ne yani kapattık mı perdemizi?
Mazbut bir ailenin tek serserisi
Kirlendin kirletirken her temizi
Yüzünde bir utanç ve sırtında mermer izi
Ölen bir kadının günlüğünden yarım kalmış besteler var mırıldandığın
Kolların tanrının yakalarına yapışamayacak kadar kısa bu yüzden kırılganlığın

[Verse 1: Şiir!]
Hayata acıktıkça boşalmakta ömür kilerim
Bu açlık benliğimden çalmak ister özüm direnir
Fakat ziyanı yok nasılsa bir gün ölür giderim
Kırdığım tüm aynalardan özür dilerim
Benim büyük bir kısmım çirkinliğimdir kalanım şair
Bu paranoyak dünya dönüyorken yalanım sahi
Vakit nakitken hiç kimsenin saçlarını sevmek için zamanı yok babanın dahi
[Nakarat: Heja]
Çok yordum bedenimi
Zahmet etmesin kimse
Ellerimle gömdüğüm
Yarım kaldı içimde
Geçip gidiyor zaman
Tutamıyorum el pençe
Sorup duruyor yaram
Yanımda değil hiç kimse

[Verse 2: Kayra]
Dökülmüş dişleriyle ruhlarında buhran
Yerli yerine koydum efkar karıştı ruhlar
En başında yanlışım var ne yapmış arkadaş
Bir yerlerde şifreler var peşimde onlar
Bankalarda manavda fırından çıkarken orda
Her tarafta arafta hatta uykularda
Türlü kılıklarda takma adlarıyla
Göz kamaştıran bir derde daldığım bu anda
Demek bilirsin her şeyin başında gerçeği ?
Oysa okunmayacak burada gerçeğin esamesi
Aynı izlerin peşinde sabırlar tükendi
Kerpetenle iş gören bir dişçiden beterdi
Ben yabaniyim, utangaç hırpaniyim
Göz kapaklarında parlayan şehirler benim
En mukaddes öğle vakti sarhoşluğuma küfrederdim
Yerimde olsan elbet daha beter söverdin
[Nakarat: Heja]
Çok yordum bedenimi
Zahmet etmesin kimse
Ellerimle gömdüğüm
Yarım kaldı içimde
Geçip gidiyor zaman
Tutamıyorum el pençe
Sorup duruyor yaram
Yanımda değil hiç kimse

[Verse 3: Şiir!]
Ancak eve dönecek kadar gücün var dayı
Zaten hafızamda çok seviyor hüzün kalmayı
Bırak onlara kalsın düzenin bütün kâr payı
Bizde öğreniriz tütün sarmayı
Soluma döndüm ölüm sağda kaldı
Bu kentle beraber hatıramızda yağmalandı
Ruhunu saklıyordu kirli gettolar
Işıltılı yalanlar ulaşamazdı, şimdi metro var
Biz kırık oyuncaklar duvarlarla sınırlandık
Bu zulmü anlatan hırslı şarkılar mırıldandık
Uykuya ölmek denir
Yorgun kadınların gözyaşı ile ıslanırken gömleklerin
İnatla yağmurlara direniyorsun
Kızın okula gitsin istiyorsun bir evi olsun
Gülüşleriyle tamir ediyorsun ruhundaki boşluğu
Çünkü kendi çocukluğunu silemiyorsun. Şiir!
[Nakarat: Heja]
Çok yordum bedenimi
Zahmet etmesin kimse
Ellerimle gömdüğüm
Yarım kaldı içimde
Geçip gidiyor zaman
Tutamıyorum el pençe
Sorup duruyor yaram
Yanımda değil hiç kimse

[Verse 4: Şiir!]
Benliğimin kanını emen yarasadır tasalar
En sevmediğim tablolardır kalabalık masalar
İçten olan değil daim yalakadır kazanan
Ellerim öfkeden titriyorken sana sabır yazamam
İşçiyim ben işçi kalmam sen zorbasın zorba kal
Nerede ölüm çok satarsa gidip yaranı orada sar
Şaraba sevdalılar için sabah selâ ve çorba var
Göz altında bir torbacının gözaltında torbalar
Dağıt beynini bütün odaya şuurunu saç
Artık karnımız tok dayı yalnızca ruhumuz aç
Tanrı meşgulken duymak için her duanı
Çekilir bir ceset torbasının fermuarı. Şiir!