Sessiz Günler by Grcan Lyrics
Rona Say:
Kaybedilenlerin hatrına kurduğum düşler bile bunun farkına vardı
Ve gittiğin andan itibaren yalnız kaldığım tüm günleri tanrı
Lanetledi, ama bırakamadım seni, komik bi’ durum bu kar kış vardı
Cennetten kopardılar beni, meleklerim bile şeytanlaştı
Mutluluklarımı bavula tıkıp yürümek zor geliyordu ezgilerle
“Hayır” diyorum, alışık değilim çevremde olan o eşsiz tenler
Nereye kadar gidecek bilmem, sen yoksan içten gülmem
Şuurumdan kalan kırıntıları daha da parçalıyor bu sessiz günler
Ruhumdan bir parça bıraktın kirli yaslı kent kaldırımında
En derin hatıralar istersen düzensiz buruşuk o sayfalarımda
Kendimden korkuyorum ben.. Tüm geceleri laf aramızda
İstediklerimi verme geri, zaten puslu bu kaç yarınım var
Nadir görünürüm etrafta, bizim yanlışlarımızı tekrar sar
Hadi izleyelim büyük ekrandan, niye erken giriyor bu reklamlar?
Kafamda bin ton dert varken hep seni yazdım, geçtin gittin
Günümü kurtarmam gerekti, içtim bitti
Hasan Gürcan:
Edemem ki rahat, veremem bi kalp daha
Yolu boşluk kaplar, ayrıca göremem boş bank sade sessiz..
Derdimi fazlaca saklayamam ben, tanırsın herkesi at kafadan sen
Eskidi günlerim, mazide kartona tık bakalım sen, yırt anıyı sen
Aklımı yitireli aylar oldu, günler uzadı bi’ faydan oldu
Seni soludum ciğer katran olsun, bi’ de beni bulduğun yer barlar olsun
Ya da sokaklar, ama soranlar olacak, hatta bi’ de yara koyanlar
Aldırış etmemek istese bile kalp, aykırı düşlere kaçar uzaktan
Bak, benim için sakin kal. Yolumuzu bulamadık, az insaf
Konumuzu biliyorsun ama yine diliyorum; huzuruna bizi kat, o aklım dar
Düşlemek her şeyin hakkında, rüyalar hep kara, yangınlar…
Kar kışı seviyordum aslında, fakat üşümesi geçmiyor atkıyla
“Seni benden alan hayat.. yolumuza taşlar koyar
Yarım aklım sana doyamadan günler yaşanamaz.”
Derdim önceden, derdim halen narin boyunda kalmış, hanem
“Elveda” bile yazmak halen, zor geliyor bunu anlamam ben
Kaybedilenlerin hatrına kurduğum düşler bile bunun farkına vardı
Ve gittiğin andan itibaren yalnız kaldığım tüm günleri tanrı
Lanetledi, ama bırakamadım seni, komik bi’ durum bu kar kış vardı
Cennetten kopardılar beni, meleklerim bile şeytanlaştı
Mutluluklarımı bavula tıkıp yürümek zor geliyordu ezgilerle
“Hayır” diyorum, alışık değilim çevremde olan o eşsiz tenler
Nereye kadar gidecek bilmem, sen yoksan içten gülmem
Şuurumdan kalan kırıntıları daha da parçalıyor bu sessiz günler
Ruhumdan bir parça bıraktın kirli yaslı kent kaldırımında
En derin hatıralar istersen düzensiz buruşuk o sayfalarımda
Kendimden korkuyorum ben.. Tüm geceleri laf aramızda
İstediklerimi verme geri, zaten puslu bu kaç yarınım var
Nadir görünürüm etrafta, bizim yanlışlarımızı tekrar sar
Hadi izleyelim büyük ekrandan, niye erken giriyor bu reklamlar?
Kafamda bin ton dert varken hep seni yazdım, geçtin gittin
Günümü kurtarmam gerekti, içtim bitti
Hasan Gürcan:
Edemem ki rahat, veremem bi kalp daha
Yolu boşluk kaplar, ayrıca göremem boş bank sade sessiz..
Derdimi fazlaca saklayamam ben, tanırsın herkesi at kafadan sen
Eskidi günlerim, mazide kartona tık bakalım sen, yırt anıyı sen
Aklımı yitireli aylar oldu, günler uzadı bi’ faydan oldu
Seni soludum ciğer katran olsun, bi’ de beni bulduğun yer barlar olsun
Ya da sokaklar, ama soranlar olacak, hatta bi’ de yara koyanlar
Aldırış etmemek istese bile kalp, aykırı düşlere kaçar uzaktan
Bak, benim için sakin kal. Yolumuzu bulamadık, az insaf
Konumuzu biliyorsun ama yine diliyorum; huzuruna bizi kat, o aklım dar
Düşlemek her şeyin hakkında, rüyalar hep kara, yangınlar…
Kar kışı seviyordum aslında, fakat üşümesi geçmiyor atkıyla
“Seni benden alan hayat.. yolumuza taşlar koyar
Yarım aklım sana doyamadan günler yaşanamaz.”
Derdim önceden, derdim halen narin boyunda kalmış, hanem
“Elveda” bile yazmak halen, zor geliyor bunu anlamam ben